TMMOB Delikanlı Yaşında

mm
196 Görüntüleme
9 Dk Okuma Süresi

“70 yıl çok uzun bir süre, ama aklınıza artık yaşını başını almış bir meslek örgütü gelmesin. TMMOB şimdi delikanlı yaşında, bilim ve tekniğin ışığında kamu yararı için daha da fazla çalışacağı bir döneminde. En genç, en coşkun çağında…”

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Birliğimizin 19 Ekim 2024’te gerçekleştirilen 70. yıl kutlama etkinliğindeki konuşmasına böyle başlıyordu. 

Ülke ve Meslek Mücadelesi

100 yıllık Cumhuriyetimizin 70 yılını her yönüyle yaşayan; ülkedeki siyasal, ekonomik, toplumsal ve kültürel her türlü gelişme ve olaydan etkilendiği gibi bu gelişmelerde belirleyici olmayı da ilke edinen TMMOB’nin tarihi, kuruluş günlerinden başlayarak bir hak mücadelesi tarihi… Birliğimizin temsil ettiği meslek disiplinlerinin, yalnızca bireysel ve toplumsal yaşamın her alanına değil, var oluşumuzun temeli toprağa, suya, tüm doğal kaynaklara dokunan kapsamı düşünüldüğünde bu durum hiç de şaşırtıcı sayılmasa gerek.

Mühendis-mimar örgütlenmesi ülkemizde II. Meşrutiyetle birlikte başladı; 1908’de İstanbul’da Osmanlı Mühendis ve Mimar Cemiyeti kuruldu. Cumhuriyetin ardından 1954 yılına dek birçok mühendis ve mimar örgütü kurulsa da asıl adım 1952’de atıldı; İnşaat Mühendisi Süleyman Kuranel’in meclise sunduğu yasa önerisiyle Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin yasal altyapısı oluştu. 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu 27 Ocak 1954 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Birliğin ilk genel kurulu 18 Ekim 1954’te Ankara’da Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Konferans Salonunda toplandı. Bağlı Odaların kuruluşlarının ardından TMMOB, bundan 70 yıl önce, ülkedeki 8.000 mühendis ve mimarı kapsayan 10 meslek odasıyla yola çıktı.

TMMOB’nin 1 Şubat 1956’da çıkan ilk bülteninde Selçuk Milar’ın dediği gibi “TMMOB, Türkiye’deki çeşitli ihtisas kollarına ayrılmış mühendislerle mimarlar ordusunun müşterek ifadesi”ydi. Bu müşterek ifade, ülkenin özgün koşullarına göre belirlenen çalışma konuları ve mücadele alanlarıyla hem TMMOB örgütlülüğü içinde hem de geniş toplum kesimlerinde karşılığını bulacaktı.C:\Users\Dell\Desktop\TMMOB\70Y\Site\50\01_OdalarinKurulusu.PNG

1950’li yıllarda, mesleki standartların, etik kurallarının ve meslektaş haklarının tanımlanması öne çıkarken 60’lı yıllarda demokratikleşme ve katılım, meslek odalarının demokratik yapılarının güçlendirilmesi önceliği aldı. TMMOB, 1970’li yıllarda, siyasal ve toplumsal mücadelede etkin olmayı ve kamu yararını savunmayı görev saydı; 80’li yılların darbe koşullarında ise mesleki dayanışmayı, toplum ve meslektaş haklarını savunmayı… TMMOB’nin türlü saldırılara göğüs gerdiği bu zorlu dönem ve mücadele azmi, Birliğimizin unutulmaz başkanı Teoman Öztürk’ün 23 Mayıs 1975’teki 20. Olağan Genel Kurul konuşmasındaki sözleriyle belleklere kazınıyordu: “Yüreğimizdeki insan sevgisini ve yurtseverliği, baskı ve zulüm yöntemlerinin söküp atamayacağının bilinci içinde, bilimi ve tekniği emperyalizmin ve sömürgenlerinin değil, halkımızın hizmetine sunmak için her çabayı güçlendirerek sürdürme yolunda inançlı ve kararlıyız.”

1990’lı yıllarda, küreselleşme ve neoliberalizmin elinde yağmalanan kentlerimizin, yeraltı ve yerüstü zenginliklerimizin, doğamızın korunması için, kamu varlıklarımızın özelleştirilmesinin engellenmesi için mücadele verildi; hem de laiklik, bağımsızlık, özgürlük, eşitlik, demokrasi için… 2000’li yıllara, teknolojideki hızlı gelişmeler damga vurdu; meslek alanlarımız, teknolojiye koşut olarak hızla değişiyor, meslektaşlarımız yeni koşullara uyum sağlamaya çalışıyor, öte yandan ülkedeki toplumsal, ekonomik ve kültürel yarılma gitgide derinleşiyordu. 

2000’li yıllar aynı zamanda Türkiye’nin karşıdevrimle savaşımının da yıllarıydı… 2002’de iktidara gelen AKP’nin sermayenin çıkarlarını kollayan, akıldan-bilimden uzak politikaları ve gerici kuşatması, TMMOB’yi çok yönlü bir mücadeleye zorunlu kıldı. Cumhuriyetin bütün kazanımlarının satıldığı, kentlerimizin ve doğamızın yağmalanıp ülke kaynaklarının sermayeye akıtıldığı, üstüne üstlük mühendis, mimar, şehir plancıların ve örgütlendikleri Odaların işlevsiz kılınma girişimlerinin arttığı günlerde, tüm bunlara karşı örgütlü, politik ve güçlü bir muhalefetin yetersizliği, TMMOB’ye çok önemli bir sorumluluk yükledi: Artık Birliğimiz, tarihinden gelen kamucu çizgisiyle, yüreklerdeki insan sevgisi ve yurtseverlikle toplumsal muhalefetin önderlerindendi…

TMMOB Memlekettir!

TMMOB, halkın sorunlarını meslek ve meslektaş sorunlarından ayırmayan anlayışıyla bu karanlık günlere, hem sokakta hem de bilimsel ve teknik etkinliklerle ışık oluyordu. Kongreler, sempozyumlar, konferanslar, çalıştaylar, kent sempozyumları ve eylemlilikler bu anlayışla düzenlendi; onlarca kitap, dergi, rapor bu bilinçle üretildi. 

Örgütümüz ve Odalarımız, iş cinayetlerine, eğitimin ve sağlığın piyasalaştırılmasına, “4+4+4 eğitim sistemi”ne, gençlerimizin geleceklerinin yok edilmesine karşı hep alanlardaydı… Emperyalizme karşı başka bir dünya kurmak için, savaşa karşı barışı savunmak için hep alanlardaydı… Doğamıza, kentlerimize, yaşam alanlarımıza karşı işlenen suçlara karşı açılan binlerce davada dağları, dereleri, kıyıları, ormanları için direnen yurttaşlarımızın dayanağıydı. İstanbul’a 3. köprü yapılmasına, iktidarın mega projelerine, Kanal İstanbul’a, Mersin-Akkuyu ve Sinop’ta nükleer santral kurulmasına karşı aklın ve bilimin sesi olarak sokaklardaydı. Kentimize, doğamıza, yaşam alanlarımıza sahip çıkan Gezi Direnişi de bu koşullarda doğdu; TMMOB üyeleriyle birlikte Gezi Direnişinin tam ortasındaydı. TEKEL işçilerinin direnişinde, emekçilerin hak kavgalarında, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” diyen kadınların ses yükselttiği her yerde omuz omuza mücadeledeydi… Ve ülkemizin neresinde sarılacak bir yara varsa oradaydı TMMOB; 99’da Marmara’da, 2011’de Van’da, 2012’de Elazığ’da, 2020’de İzmir’de, 2023’te Kahramanmaraş’ta, Adıyaman’da, Malatya’da, Hatay’da.  

Üreten, kalkınan ve hakça bölüşen bir memleket uğruna dimdik duruşuyla hemen her dönem iktidarların hedefindeki TMMOB, kendine muhalif hiçbir sese katlanamayan, tüm sistemi ve kurumları çıkarları doğrultusunda biçimlendiren AKP iktidarı için de tehditti. AKP, akıldan-bilimden, insandan, doğadan, çevreden uzak rant politikalarının karşısında engel olarak gördüğü Birliğimizi, son 10 yıldır yasal düzenlemelerle etkisizleştirme, işlevsizleştirme arayışında. Torba yasalara yedirilen TMMOB yasası değişikliği girişimleri tutmayınca, TMMOB ve Odaların anayasal yetkilerinin kaldırılması; Odaların, bakanlıkların idari ve mali denetimleri altına alınması yoluna gidildi. 

C:\Users\Dell\Desktop\TMMOB\70Y\Toren\TMMOB_70Yas.jpeg

TMMOB Susmadı, Susmayacak

AKP iktidarının politikalarına ve saldırılarına karşı “Mesleğimize, Halkımıza, Ülkemize Sahip Çıkıyoruz” seslenişiyle tüm Odaları ve üyelerini örgütsel bütünlüğün belirlediği yol ve yöntemler çerçevesinde mücadeleye çağıran TMMOB etkinlikleriyle, yayımladığı bilimsel-teknik raporlarıyla, alanlardaki eylemlilikleriyle mücadelesini sürdürürken Birliğimizin  bağımsızlığını ve mesleki demokratik kitle örgütü olma niteliğini ortadan kaldırmak isteyenlere en güçlü yanıtı halk veriyordu: “TMMOB’ye Dokunma”

C:\Users\Dell\Desktop\TMMOB\70Y\Site\38-47\42_TMMOB-YasaDokunma.jpg

2024’te kuruluşunun 70. yılını kutlayan TMMOB, Türkiye’nin 47 hükümet, 4 askeri darbe gören; sayısız ekonomik, siyasal ve toplumsal bunalım yaşanan çalkantılı yıllarında hem yurttaşların hem de meslektaşlarının sorunlarına çözüm üretmek gibi ağır bir görev üstlendi; böylesi zorlu yıllarda pek çok saldırının hedefi olsa da hiçbir dönemde toplumdaki güveni ve saygınlığını yitirmedi. 

70 yaşındaki TMMOB bugün 24 meslek odası, 231 Şube, 673 İl Temsilciliği, 399 İlçe Temsilciliği, 54 İl Koordinasyon Kurulu, 121 farklı disiplinden 700.000’i aşkın mühendis, mimar ve şehir plancısıyla mücadelesini sürdürüyor. Biliyoruz ki meslektaşlarımız, üyelerimiz 19 Eylül 1979 İş Bırakma Eyleminin yıldönümlerinde kutladığımız “Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü” ve kuruluş yıldönümlerimizde, 18-21 Ekim arasında düzenlenen “Mühendislik Mimarlık Haftası” etkinlikleri başta olmak üzere örgütümüzün her ortamında, eyleminde, girişiminde hem bu mücadelenin özgüveniyle hem de toplum kesimlerinde uyandırdığı güven ve saygınlıktan beslenerek yürüyecek, “TMMOB Susmadı, Susmayacak” demeye devam edecektir. Çünkü bizler “Boşuna Okumadık!”

* * *

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin 70 yıldır durmaksızın gerçekleştirdiği yoğun çalışma ve etkinliklerinin ardında sahip olduğu üye tabanı vardır. TMMOB’nin geçmiş 70 yıl içinde gerçekleştirdiklerine dikkatle bakanlar mühendis, mimar ve şehir plancıların kendi iç dinamiklerinin yarattığı kültürün üretimini, özveriyi ve alın terini göreceklerdir. 70 yıl boyunca Birliğimize, örgütlülüğümüze emek veren, TMMOB’yi bugünlere ulaştıran meslektaşlarımızı sevgiyle, saygıyla anıyor; TMMOB’yi yarınlara taşıyan üyelerimizi güçbirliği ve dayanışma duygularımızla selamlıyoruz.

* * *

İlgili bağlantılar:
TMMOB 70. Yıl Etkinliği
TMMOB 70. Yıl Andacı 

NOT: Bu yazı, “TMMOB 70. Yıl Andacı”ndan derlendi. Andacın İnternet sitesi ise BMO üyeleri Burak İmrek ve Hülya Küçükaras’ın katkılarıyla Birliğimize 70. yaş armağanı olarak tasarlanıp geliştirildi. Sonsöz de andacın “Sunuş”undan gelsin: “Ülkesinin kalkınması ve aklın, bilimin yolunda ilerlemesi için mesleğiyle ter döken mühendis, mimar ve şehir plancıların kendi sorunlarıyla uğraşırken aynı zamanda ülke ve toplum sorunlarıyla nasıl ve neden ilgilendiği sorusunun yanıtları bu andaç içerisindeki ayrıntılarda saklı.”

Bu Makaleyi Paylaşın