Üniversitelerde 2024-2025 Akademik yılı hızla başladı. İleride meslektaşlarımız olacak olan iki öğrenci arkadaşımızla bilgisayar mühendisliği eğitimindeki izlenimlerini, yeni akademik yılı ve mesleğe doğru attıkları ilk adımları konuştuk.
Çukurova Üniversitesinden Merve Dilay Sevtekin ve İskenderun Teknik Üniversitesinden Uğur Eriş’e dergimize zaman ayırdıkları için teşekkür ediyoruz.
Merve, 20 yaşında ve Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesinde yaşıyor. Çukurova Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde birinci sınıf öğrencisi.
Uğur ise 27 yaşında ve İskenderun Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde öğrenci. Uğur’un eğitim hayatı biraz sıra dışı. Bilgisayar Mühendisliği öncesinde İstanbul Gelişim Üniversitesi Odyoloji bölümünde okumuş. Mezuniyet sonrasında yazılım alanına olan ilgisi ve bu alandaki çalışmaları onu yeniden üniversite öğrencisi yapmış.
Merve ve Uğur’a öncelikle bu meslek alanını nasıl seçtiklerini sorduk;
Merve, “Bilgisayara ve keşfetmeye hep çok meraklı oldum. Bilgisayarın beni çocukluğumdan beri etkilemiş olması bu bölümü tercih etmemde büyük bir etken oldu. Aynı zamanda geleceğin mesleği olması da bu kararımı güçlendirdi” diye yanıtladı bu sorumuzu.
Uğur ise uzun bir yolculuktan geçerek formel bir mühendislik eğitiminin ihtiyacı ile tercihini yaptığını anlatıyor:
Yazılım alanına olan ilgim ve bu alanda edindiğim tecrübeler beni bu bölüme yönlendirdi. Odyoloji eğitimi almış olmama rağmen, yazılım dünyasında kendimi daha özgür ve yaratıcı hissettim. HTML ve CSS ile başladığım yazılım yolculuğumu daha ileriye taşımak için iki tane uzun soluklu Java temelli bootcamp’ten tam burs kazandım ve bitirme projelerini başarılı bir şekilde teslim ettim. Ama sahip olduğum eğitimin hem iş bulma sürecinde hem de kendimi geliştirme adına yeterli olmayacağını düşündüğüm için Bilgisayar Mühendisliği’ni tercih ettim. Bölümün bana sağlam bir altyapı sunacağını düşünüyorum. Teknolojiye olan tutkum ve sürekli kendimi geliştirme isteğim bu kararı almamda büyük rol oynadı.
Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’ne girmeye hak kazandıkları o anda neler hissettiklerini merak ettik;
Uğur için kazanma haberi hem büyük bir mutluluk hem de minik bir endişeyi bir arada hissettirmiş. Şöyle paylaşıyor sebebini:
Bölüme kabul edildiğimi öğrendiğimde çok mutlu oldum. Uzun zamandır hedefim olan bir şeydi ve bu kararı alarak doğru yolda ilerlediğimi hissettim. Yeni bir maceraya atılacak olmak hem heyecan verici hem de motive ediciydi. Ancak, aynı zamanda bir devlet kurumunda çalışmakta olduğum için üniversitede devamsızlık konusunda sorunlar yaşamak ve kurumdan izin alma sürecinde zorluklarla karşılaşmak ihtimali beni endişelendiriyor. Bu dengeyi kurmanın zor olabileceğini düşünüyorum. Ama yine de eğitimime aksatmadan devam etmek için elimden geleni yapacağım.
Merve ise çifte mutluluk yaşadığını söylüyor. “Bölüme kabul edilmenin mutluluğunu iki defa yaşadım diyebilirim çünkü hem sonuç kağıdında bölümü gördüğüm an hem de hazırlığı geçtiğim an çok büyük bir heyecan ve sevinçti benim için. Yapabileceğim yeni şeylerin kapıları açılmış gibi hissettim. Yıllarca verdiğim emeğin karşılığını aldığım günlerdi benim için.”
Peki ya üniversitedeki ilk günler, ilk tanışma nasıl oldu?
Her iki arkadaşımız için de heyecan dolu bir başlangıç anı olduğunu anlıyoruz. Merve şöyle anlatıyor ilk günlerini, “Gerçekten heyecan vericiydi. Çok mutlu ve hevesliydim. Ama bir o kadar da stresli hissetmiştim kendimi. Zaman geçtikçe akışa adapte olmaya ve daha planlı hareket etmeye başladım.”
Uğur ise “Yeni bir başlangıçtı. İlk derslere başlarken hem heyecanlıydım hem de bir miktar belirsizlik hissediyordum çünkü akademik ortamın beklentilerini merak ediyordum. Teknik bilgiye dayalı dersler beni çok motive etti, çünkü bu bilgiler yazılım alanındaki hedeflerimle örtüşüyor. Bu süreç bana, hem teorik hem de pratik anlamda beni geliştirecek bir eğitim hayatının başladığını hissettirdi” diyor.
Beklentiler! Arkadaşlarımızın; gelecekten, mezuniyetten ve meslek alanımızdan ne gibi beklentilere sahip olduklarını öğrenmek istiyoruz;
Merve ile başlıyoruz. Merve, gelecekten umutlu ancak öğrenciliği için ekonomik kaygılar taşıyor.
Eğitim hayatımdan ciddi anlamda beklentilerim var ve dört yılın sonunda kendime bunları katmış olmak istiyorum. Okulumuzda bulunan teknoloji kulüplerinde görev alıp kulüplere ve kendime katkı sağlamak, yeni yabancı diller öğrenmek, oyun veya uygulama tasarımında kendimi ileri seviyeye taşımak istiyorum. Mezuniyet sonrası durmadan ilerleyen teknoloji dünyasında yer almak istiyorum. Öğrenmeye devam etmek ve alanımda uzmanlaşmak isterim.
Öte yandan öğrencilik yıllarımın birçok sebepten ötürü hiç kolay geçmeyeceğini de düşünüyorum. Gerek ülkenin ekonomik durumu gerekse bölümün zorluğu etkili olacaktır. Mezuniyet sonrasında donanımlı biri olarak iş bulabilmeyi ve hayatıma devam edebilmeyi bekliyorum.
Uğur ile devam ediyoruz. Uğur’un önemli hedefleri söz konusu…
Eğitim hayatımda sağlam bir yazılım altyapısı edinmeyi hedefliyorum. Teorik bilgilerin yanı sıra, pratik projelerle deneyim kazanmak istiyorum. Aynı zamanda takım çalışması, proje yönetimi ve zaman yönetimi gibi becerilerimi de geliştirmek önemli bir hedefim. Teknolojinin hızla geliştiği bu alanda, kendimi sürekli güncel tutarak mezun olduğum zaman sektörde güçlü bir konumda atılmayı amaçlıyorum.
Mezuniyet sonrasında, yazılım dünyasında gerçek sorumluluklar alabileceğim projelerde yer almak istiyorum. Şu an için öğrendiklerimi daha çok teorik ve küçük çaplı projelerde uygulama şansına sahibim. Mezun olduktan sonra çalışacağım projelerde, sorunları çözme ve inovatif fikirler geliştirme fırsatını bulacak olmak beni motive ediyor. Ayrıca, sürekli değişen teknoloji dünyasında gelişen bir kariyer inşa etmek, kendimi hem teknik hem de kişisel açıdan ilerletmek en büyük beklentilerimden biri. Uzun vadede, sektördeki güçlü oyuncularla birlikte çalışma ya da kendi projelerimi hayata geçirme hayalim var.
Bu mesleği seçerken üzerlerinde etkili olan şeyleri soruyoruz. Örneğin yakın çevreleri mi etkili oldu yoksa kendi kararlarıyla mı geldiler bilgisayar mühendisliği bölümüne?
Her iki arkadaşımız için de çevre desteği ortaklaşıyor.
Merve, “Aslında ailem her zaman sağlık alanına yöneleceğimi düşünüyordu. Kendi kararımı anlattığımda ise geleceğin mesleğinde iyi bir yer edinebileceğime inandıkları için her zaman desteklediler beni” dedi.
Uğur ise desteği başarılarıyla hak etmiş görünüyor:
Yakın çevrem, ailem ve özellikle eşim her zaman çok destekleyici oldu. Odyoloji gibi farklı bir alandan yazılım dünyasına yönelmem başta şaşırtıcı olabilir, ancak yazılım konusunda olan kararlılığımı ve başarılarımı gördüklerinde bana duydukları güven arttı. Özellikle katıldığım yazılım programlarını başarıyla tamamlamam, hem yazılım konusundaki tutkumun hem de bu alandaki yeteneklerimin fark edilmesini sağladı.
Son olarak meslektaş adaylarımıza Bilgisayar Mühendisleri Odası (BMO) hakkındaki bilgi ve görüşlerini sorup Odamızdan beklentilerini de aktarmalarını rica ettik;
Her iki öğrenci arkadaşımız için de yanıtlar ve beklentiler benzer.
Merve bu sorumuza şöyle yanıt veriyor:
Bilgisayar Mühendisleri Odası’nın meslek adına bilgi paylaşımı açısından önemli bir kurum olduğunu biliyorum. Oda, bilgisayar mühendislerinin haklarını savunan ve onları destekleyen bir topluluk. BMO’dan beklentim; öğrencilik dönemimde bize yol göstermesi ve iş hayatında da haklarımızı savunması. Ayrıca sektörde gelişmeleri takip edebileceğimiz bir network oluşturması.
Uğur’un yanıtı ise şu şekilde:
Bilgisayar Mühendisleri Odası’nın, Türkiye’de bilgisayar mühendislerinin haklarını koruyan, mesleki gelişimi destekleyen ve meslektaşlar arasında bir dayanışma sağlayan bir meslek örgütü olduğunu biliyorum. BMO, Bilgisayar Mühendisliği alanında çalışan profesyonellerin sektörde daha güçlü bir şekilde temsil edilmesi için çeşitli çalışmalarda bulunuyor. BMO’dan beklentim, mesleki gelişimime katkı sağlayacak eğitimler, seminerler ve etkinlikler düzenlemesi. Ayrıca, mezun olduktan sonra sektördeki profesyonellerle daha iyi bir ağ kurmamda yardımcı olabilecek rehberlik hizmetleri sunmasını da beklerim.
Arkadaşlarımıza eğitim hayatlarında başarılar diliyoruz.