Öncelikle mezunlarının BMO üyesi olabildiği bilgisayar, yazılım, bilişim sistemleri, yapay zekâ, siber güvenlik ve adli bilişim mühendislikleri eğitimi sürecindeki önemli sorunlardan biri olan staj konusunu ele aldığınız için teşekkür ederim.
Bu konudaki değerlendirmelerimi, BMO adına yer aldığım MÜDEK değerlendirmelerindeki izlenimlerim, konuk öğretim görevlisi olarak ders verdiğim Atılım Üniversitesi ve OSTİM Teknik Üniversitesi’ndeki gözlemlerim ile kurucusu olduğum TBK Bilişim Sistemleri AŞ adlı yazılım ve danışmanlık şirketimize gelen staj başvurularını göz önünde bulundurarak yapmaya çalışacağım.
Ayrıca, BMO Eğitim Komisyonu Başkanı olarak ve eski başkanı olduğum Türkiye Bilişim Derneği (TBD) ile Yerli Yazılım Komitesi (Üretim) Başkanı olduğum TOBB Türkiye Yazılım Meclisi ve Başkan Yardımcısı olduğum ATO Bilişim Teknolojileri Meslek Komitesi çevresindeki meslektaşlarımızın, firma yöneticilerinin ve çalışanlarının paylaştığı deneyimleri de dikkate alarak sorularınızı yanıtlamaya çalışacağım.
(BM Dergi) Size göre mühendislik öğrencilerinin zorunlu staj yeri bulmakta yaşadığı başlıca zorluklar nelerdir?
Çeşitli görev ve rollerim gereğince temasta bulunduğun öğrencilerin sektörümüzdeki sivil toplum kuruluşlarından ve meslek yaşamları boyunca her zaman yanlarında olacak meslek odalarından, özellikle de BMO’dan haberlerinin olmadığını üzülerek görmekteyim. Burada STK’lar ve BMO olarak iğneyi de çuvaldızı da kendimize batırmalıyız. Neden öğrencilere yeterince ulaşamadığımızı sorgulamalıyız. Ulaştığımız öğrencilerin sayısını nasıl artırmak gerektiğini de kendimize sormalıyız.
Öğrenci etkinliklerinde, diploma törenlerinde yer almak yeterli olmuyor. Bu durumun staj sorunu ile olan ilgisine gelirsek, staj yeri bulamamanın yalnızca öğrencilerin sorunu olmayıp firmaların ve üniversitelerin de sorunu olduğunu kabul ederek değerlendirme yapmalıyız. Sorunları şöyle sıralayabiliriz:
- Öğrenciler staj yeri ararken yalnız bırakılmaktalar;
- Staj yeri bulmak için zamanında harekete geçmeyen son dakikada staj yeri bulmaya çalışan öğrenciler baştan uyarılarak staj konusunun ciddiyeti anımsatılmalı;
- Staj koşulları arasındaki yüz yüze staj yapma zorunluğu gözden geçirilmeli;
- Staj yapılacak şirketin organizasyonunda bilgisayar mühendisi ya da eşdeğeri en az bir mühendis bulunması zorunluğu yeniden değerlendirilmeli.
Her yıl binlerce yeni mühendis adayı mezun olurken, sınırlı staj olanaklarıyla bu sistem nasıl sürdürülebilir?
Bazı verilere bakalım:
- ÖSYM tarafından açıklanan 2025 yılı kontenjanlarına göre yukarıda saydığım mühendislik meslek alanları için 22560 kişi, 353 bölümde okumaya başlayacak.
- Geçen yıl bu kontenjan 21500 civarında idi.
- Ülkemizde yazılım alanında faaliyet gösteren firma sayısı (tam sayı ne yazık ki halâ bilinmiyor) 30 – 35 bin arasında. İçinde yazılım birimi barındıran firmalarla birlikte 40-50 bin kadar iş yerinden söz edilebilir.
- En geç 2 yıl sonra 22560 yeni stajyer adayımız olacak. 2. ve 3. Sınıflarda yapılan stajları düşünürsek bu sayıyı 2 ile çarpmak gerekmekte. Yalnızca mühendislik alanında okuyan 45 ile 50 bin öğrencinin (bunlara diğer alanlardaki öğrencileri de eklemek gerekir) 35 bin firmada staj yapmasını beklemekteyiz.
Verilerden de görüldüğü üzere ülkemizin önde gelen firmaları staj başvurularını şubat ayı içinde tamamlayarak stajyer adaylarını da titizlikle seçmekte, daha sonra aday mühendis olarak çalıştırmaktalar. Kalanlar ise buldukları yerde staj yapmaya çalışmakta. Firmalar stajyerlere kısa staj sürelerinde iş tanımlamakta zorlanmakta, önemli projelerinde görev ve sorumluluk vermekten kaçınmakta. Bu da stajın veriminin sorgulanmasına neden olmakta.
Sistemin sürdürülebilirliği için kontenjan ve bölüm sayısının azaltılıp niteliklerinin artırılması değerlendirilmelidir.
Zorunlu stajlar uzun dönemli olmalı, kısa süreli stajların peş peşe aynı yerde yapılmasının önü açılmalıdır.
Staj konusu ile ilgilenen genellikle genç akademisyenlere sektör hakkında bilgi verilmeli, şirketlerin durumları açıklanarak şirketlerin kapasitelerine göre staj koşulları uygulanmalıdır.
Stajyer barındıracak firmalara vergi indirimleri uygulanarak stajyer almaları teşvik edilmelidir.
Öğrencilerinizin zorunlu staj yeri bulma süreçlerinde en çok karşılaştığı zorluklar nelerdir?
Staj yapılacak yer bulamamak, nerede ve nasıl arayacağını bilmemek öğrencilerin en çok karşılaştığı zorluklardandır.
Öğrenciye zorunlu olan staj firmalar için gönüllülük esasına göre ele alındığı sürece zorlukların aşılmasından söz edemeyiz. Staj öğrenci ile işveren arasında karşılıklı olarak anlayış birliği içinde sürüdürülmesi gereken bir süreçtir. Tek tarafa (öğrenciye) zorunlu olması staj yeri bulmak için yeterli değildir. Öğrencilerin sigortalarının üniversiteler tarafından karşılanması firmalar üzerindeki idari ve mali yükün bir kısmını almıştır. Yeterli değildir. Firmaları özendirici düzenlemeler de yapılmalıdır.
Üniversitelerin, bölümlerin öğrencilerine staj yeri bulma performansları da puanlanarak başarı ölçütleri içinde yer almalıdır.
Bölümünüzde staj yerinin bulunması konusunda öğrencilere nasıl bir destek veriliyor?
Konuk öğretim görevlisi olarak ders verdiğim üniversitelerde bu tür idari konularla ilgilenmedim. Bu konuda görevlendirilmiş bir akademisyen tarafından sürecin ele alındığını gözlemledim. Bazı akademisyenlerin sektörle olan kişisel ilişkileri öğrencilerine staj yeri bulmalarında da yardımcı olmaktadır.
Her yıl binlerce yeni mühendis adayı mezun olurken, sınırlı staj olanaklarıyla halihazırdaki zorunlu staj uygulaması sürdürülmeli mi ve sürdürülebilir mi?
Sürekli artan kontenjanlar ve bölüm sayıları ile öğrencilere yararlı olabilecek staj yeri bulmak giderek zorlaşmakta. Zorunlu ve kısa süreli yaz stajları yerine uzun süreli tek yaz stajı uygulaması daha yararlı olacaktır. Uzaktan staj yapmaya da olanak sağlanmalıdır. Uzaktan çalışmanın yaygın olduğu günümüzde staj da uzaktan yapılabilmelidir.
Yılda ortalama kaç öğrenciye staj olanağı sunuyorsunuz? Zorunlu stajyer almak size göre firmaya ne tür katkılar sağlıyor? Ya da zorluklar yaratıyor mu?
2024 ve 2025 yılı içinde dört stajyerimiz oldu. 2022 yılında altısı 2 yıllık programcılık bölümünden olmak üzere toplam 15 stajyerle çalışma olanağımız oldu. 2023 yılında yalnızca 2 stajyerimizle çalıştık. Bugüne kadar ortalama 5 stajyerle çalışma yaptık.
Firmanın stajyerlere vereceği görevler ve projeler konusunda hazırlıklı olması beklenmekte. Hazırlığı olmayan firmalar staj çalışmasının verimsiz geçmesine neden olabilir. Stajyerin okulu hakkında bilgi almak, mezuniyet sonrası iş olanakları için doğrudan öğrenciyi tanımak da yararlı olmaktadır.
Sizce zorunlu staj süreci öğrenciler için gerçekten mesleki gelişime katkı sağlıyor mu?
Mesleki gelişim yalnızca staj ile sağlanamaz. Staj mesleki gelişime ayna tutulan bir ortam olarak değerlendirilmelidir. Meslek yaşamında karşılaşılabilecek durumların bir kısmını yaşama olanağı verir. Stajyerlerin firmaları tanımasının yanı sıra firmalar da stajyerleri tanıma fırsatı bulmakta. Stajlar yalnızca yazılım geliştirme ile sınırlı olmamalı, iş yaşamındaki diğer konularda da deneyim kazanmanın yolu olarak görülmelidir. Bu kapsamdaki bir stajdan yarar sağlamak öğrencinin de çabası ve iş ayrımı yapmadan görevlerini yerine getirmesiyle olanaklıdır.
Mühendislik öğrencilerinin sayısı her geçen yıl artıyor. Sizce sektör bu talebi karşılayabiliyor mu? Yoksa bir kapasite krizi mi yaşanıyor?
Verilere göre artan öğrenci sayısı kapasite krizini de beraberinde getirmekte. İşsiz mühendislerin artmasına neden olmakta. Yalnızca mühendislik alanındaki artışla sınırlı kalmayan, 2 yıllık meslek yüksek okulları, içinde bilişim, yazılım, yapay zekâ gibi adlar da geçen diğer bilim alanlarındaki bölüm mezunları ve mesleki teknik okul (lise) mezunlarını da değerlendirecek olursak sektörün bu talebi karşılaması giderek zorlaşmaktadır.
Her mezunun bir çalışan olarak sektörde yer almasını teşvik etmektense onları girişimciliğe, kendi işlerini kurmaya yönlendirmek de çözüm için katkı sağlayabilir.
Üniversiteler ile sanayi/meslek odaları arasında staj temelli bir işbirliği modeli kurulmalı mı? Nasıl olabilir?
Üniversitelerin öncelikle meslek odaları ile öğrenim süresince sıkı işbirliği içinde olması gerekmektedir. Meslek odalarının tanıtılması ve işbirliği sözleşmeleri ile kurumsal ilişkiler sağlanması önemlidir. Benzer biçimde firmalar da üniversitelerle işbirliği içinde olmalıdır.
Fakülte ve bölümlerin danışma kurullarında sektör temsilcileri ve meslek odası temsilcileri yer almalıdır. Sahadan gelecek geri bildirimlere göre ders içerikleri güncellenerek (bunu yapan bölümler var) sektörün ihtiyacına uygun mühendislerin yetiştirilmesi de sağlanmalıdır.
Meslek alanımızdaki yenilikler ve gelişmelerin de yaşam boyunca izlenmesi gereklidir. Her iki yılda bir yeni teknolojilerin yaşama geçmesi bunu zorunlu kılmaktadır. Okulda öğrenilenlerle tüm meslek yaşamının sürmesi neredeyse olanaksız olmaktadır.
Özellikle yazılım alanında çalışan firmaların yetkin uzmanları üniversitelerde seminerler biçiminde derslere katılmalı, öğrencilere sektör hakkında ilk ağızdan bilgilendirme yapmalıdır.
Mezuniyet sonrası öğrenme modelleri için üniversite-sanayi işbirliği sağlanmalıdır. Bunun sağlanmadığı durumlarda firmalar açığı kendi “Akademi”lerini kurarak sağlamaktadır. BMO Akademi de bu bağlamda etkin olarak firmalar için fırsat sunmaktadır.